Ufuk Beydemir: “Beşiktaş marşı bir şampiyonluk için değil zor günlerde umut vermek için yazıldı”

Beşiktaş tutkusu çocuklukta başladı

– Beşiktaşlılığınız ne zaman başladı? Çocukluğunuzdan beri mi bu sevdayı taşıyorsunuz?

Ufuk Beydemir: Çocukluğumdan beri Beşiktaşlıyım. Ailem Fenerbahçeli aslında, sadece dayım Beşiktaşlı. Dayıcıyım ben.

– Beşiktaş’ı diğer takımlardan ayıran şey sizce nedir?

Beydemir: Beşiktaş başarılarından, şampiyonluklarından dolayı sevilen bir kulüp değil. Her zaman duruşu, çizgisiyle gönlümüzü kazanmış bir kültür.

– Maçlarda sizi en çok heyecanlandıran atmosfer hangisi?

Beydemir: Geriye düşüp sonrasında öne geçtiğimiz maçlarda ekstra heyecanlanıyorum. Saçlarımızı beyazlatıyor Beşiktaşımız.

Marşın ortaya çıkışı

– Beşiktaş marşı yapma fikri nasıl ortaya çıktı?

Beydemir: Birkaç sene önce statta bir programa konuk olmuştum. Sonrasında sahada dolaşırken röportaj yapan ekip, “Ay Tenli Kadın şarkınız Beşiktaş’a çok uygun, uyarlasanız mı?” dedi. Ben de mevcut şarkıyı değil, yeni bir marş yazmaya karar verdim.

– Taraftarın ruhunu marşa yansıtmak için nelere dikkat ettiniz?

Beydemir: Samimiyete. Çünkü Beşiktaş taraftarı saf sevgiye sahip, gönülden bağlı. O yüzden marşın da samimi hissettirmesi gerekiyordu.

– Sözlerde hangi mesajı vermek istediniz?

Beydemir: Daha çok motivasyonu sağlamak ve her ne olursa olsun Beşiktaş’ın yanında olduğumuzu vurgulamak istedim. Bunu bir şampiyonluk için değil, üst üste zor geçen birkaç sezonun ardından karanlık günlerde umut olsun diye yazdım.

– Tribünlerde söylendiğini ilk duyduğunuzda ne hissettiniz?

Beydemir: Tarifsiz bir histi. Henüz yayınlamadan Beşiktaş camiasının marşı sahiplenip lig maçının devre arasında çalması büyük bir onurdu. Çocukluktan beri gönül verdiğin bir camiada, kendi yazdığın marşı duymak yaşanabilecek ender duygulardan.

Kişisel bir hayalin gerçekleşmesi

– Beşiktaş’a marş yazmak sizin için bir müzikal proje mi, yoksa bir hayalin gerçekleşmesi mi oldu?

Beydemir: Bir hayalin gerçekleşmesiydi. Müzikal kısmı zaten işin doğal tarafı ama bu bambaşka bir heyecandı. Prodüktör dostum Samed Nalbant’ın da katkısı çok büyük.

– Beşiktaş’la ilgili unutamadığınız bir anınız var mı?

Beydemir: Yaşım ilerledikçe ve farklı şeyler öğrenmeye başladıkça, Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı zamanında Beşiktaşlı sporcuların milli mücadeleye katıldığını, bazılarının şehit düştüğünü öğrendim. Çocukken bunları bilmiyorsun ama sonra çocukluk aşkının ne kadar doğru olduğunu fark ediyorsun.

– Eğer fırsat olursa, marşı stadyumda canlı çalmak ister misiniz?

Beydemir: Çok isterim.

– Sizce bu marş Beşiktaş kültüründe uzun yıllar yaşayacak mı?

Beydemir: Umarım. Taraftar marşı benimserse kalıcı olacaktır. Son söz her zaman taraftarındır.

Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI