Saadet Partili Şerafettin Kılıç: “Mera ve zeytinlikler enerji bahanesiyle büyük sermayeye teslim edilemez”
Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, TBMM Genel Kurulu’nda 215 sıra sayılı torba yasa teklifine sert tepki gösterdi. Kılıç, özellikle 14. maddeyle meralarda ÇED zorunluluğunun kaldırılmasının kırsal üretimi ve gıda güvenliğini tehdit ettiğini belirtti. “Bu yasa kalkınmayı değil talanı hedefliyor. Mera, sadece ot değil; üretimin, ucuz etin, köylünün yurdunda kalmasının teminatıdır” dedi.

TBMM’de görüşmeleri süren 215 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kapsamında konuşan Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, teklifin çevre, tarım ve kırsal üretim açısından ağır sonuçlar doğuracağını belirtti.
“Bu teklif sadece yatırım düzenlemesi değil, bir anlayışın tezahürüdür”
Kılıç, teklifin yalnızca teknik bir enerji ve maden düzenlemesi gibi sunulduğunu, ancak gerçekte toprağın, ormanın ve halkın yaşam alanlarının sermaye lehine yeniden dizayn edildiğini söyledi. “Siz, kalkınma adına kamu yararını ayaklar altına alıyor, üreticiyi değil müteahhidi koruyorsunuz” dedi.
“Meralarda ÇED zorunluluğunun kaldırılması kabul edilemez”
Kanun teklifinin 14. maddesiyle yenilenebilir enerji yatırımları için mera alanlarında çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) zorunluluğunun kaldırıldığını hatırlatan Kılıç, bu düzenlemenin kırsal hayat için yıkıcı olacağını vurguladı. “Mera sadece hayvan otlağı değildir; yem maliyetini düşürür, köylüyü köyünde tutar, etin ucuzlamasını sağlar. Mera, bu milletin gıda güvenliğidir” ifadelerini kullandı.
“Karar mekanizmaları siyasetin gölgesine çekiliyor”
Kılıç, enerji ve maden projelerine yönelik izin ve değerlendirme süreçlerinde bilim insanlarının, yerel halkın ve yargının devre dışı bırakıldığını, yerine siyaseten yönlendirilmiş kurulların getirildiğini belirtti. “Kamulaştırma yetkisi genişletiliyor, halkın mülkiyet hakkı göz ardı ediliyor. Bu hukuk değil sermaye vesayetidir” dedi.
“Zeytin ağacı sadece geçim değil, kültürel kimliktir”
Zeytinliklerin enerji ve maden projelerine açılmasına da tepki gösteren Kılıç, “Zeytin, Kur’an’da anılmış, barışın ve bereketin simgesi olan bir değerdir. Bu ağaçları keserek ne kazanacaksınız? Kimlere ne söz verdiniz ki bu halkın köklerini yok sayıyorsunuz?” diye sordu.
“Emanet bilinciyle hareket edilmelidir”
Konuşmasının sonunda, doğal kaynakların korunmasının sadece bugünün değil geleceğin sorumluluğu olduğunu vurgulayan Kılıç, “Bu topraklar miras değil emanettir, emanete hıyanet edilmez. Üreterek büyürüz, yaşatarak kalkınırız. Bu yasaya kesinlikle karşıyız” dedi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI