Pastafaryanlık, makarna tanrısıyla inanç ve hiciv arasındaki sınırları zorluyor
2005 yılında ortaya çıkan ve 'Uçan Spagetti Canavarı'na inanan Pastafaryanlık akımı, din ve bilim tartışmalarına farklı bir bakış sunarken, dini özgürlükler konusundaki sınırları da hiciv yoluyla sorgulatıyor.

Makarna tanrısına inanan bir din: Pastafaryanlık
Pastafaryanlık, 2005 yılında Amerikalı fizikçi Bobby Henderson tarafından kurulan parodisel bir dini akım olarak dikkat çekiyor. Akımın merkezinde 'Uçan Spagetti Canavarı' yer alıyor. Pastafaryanlar, bu varlığa tıpkı geleneksel dinlerdeki ilahi figürler gibi tapıyor. Ancak bu inanç sistemi, dini özgürlükler konusunu hicivle ele almak amacıyla ortaya çıktı.
Bilim müfredatına karşı doğdu
Henderson, Kansas Eyaleti Eğitim Kurulu'nun evrim teorisine alternatif olarak yaratılışçılığı okullarda öğretme kararına karşı çıkarak bir mektup kaleme aldı. Bu mektupta, eğer yaratılışçılık bilimsel olarak kabul edilecekse, 'Uçan Spagetti Canavarı'nın da eşit şekilde bilimsel gerçeklik olarak kabul edilmesi gerektiğini savundu. Mektup kısa sürede internet ortamında yayıldı ve destek buldu.
Dini özgürlükler ve yasal tanınma
Pastafaryanlık, pek çok ülkede resmi din statüsü kazanamasa da bazı ülkelerde sınırlı da olsa tanınma elde etti. Örneğin, Yeni Zelanda’da Pastafaryan bir düğün töreni yasal olarak gerçekleştirildi. Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde ise kimlik belgelerinde makarna süzgeci takan Pastafaryanlar görülmeye başlandı. Bu eylemler, dinin sadece inanç değil aynı zamanda kimlik ve ifade özgürlüğü boyutuna da dikkat çekiyor.
İroni ile mesaj verme
Pastafaryanlık, dine karşı değil; dinin devlet işlerine müdahalesine karşı bir duruş olarak yorumlanıyor. Akımın destekçileri, hiciv yoluyla inanç özgürlüğünün sınırlarını ve laiklik ilkesini gündeme taşımaya çalışıyor. Uçan Spagetti Canavarı figürü ise bu yaklaşımın ikonik simgesi haline geldi.
Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI