3D Yazıcıdan Çıkan ve Anında Hareket Eden Yumuşak Robotlar Bilim Dünyasını Şaşırttı

Edinburgh Üniversitesi'nde geliştirilen yumuşak robotlar, 3D yazıcıdan çıktıktan sonra karmaşık elektronik sistemler olmadan yalnızca sıkıştırılmış hava ile yürüyebiliyor. Bu yeni nesil robotlar, düşük maliyetleri ve yüksek esneklikleri sayesinde nükleer santrallerden tıbbî alanlara kadar birçok sektörde devrim yaratabilir.

Mayıs 29, 2025 - 11:14
3D Yazıcıdan Çıkan ve Anında Hareket Eden Yumuşak Robotlar Bilim Dünyasını Şaşırttı


Yeni nesil robotlar elektronik sistemlere ihtiyaç duymuyor
Edinburgh Üniversitesi'nde çalışan bir mühendislik ekibi, yumuşak robot teknolojisinde çığır açan bir geliştirmeye imza attı. Ekip, "Flex Printer" adını verdikleri masaüstü bir 3D yazıcı ile, üretimden hemen sonra yürüyebilen yumuşak robotlar üretmeyi başardı. Bu robotlar, herhangi bir elektronik bileşen içermeksizin, yalnızca pnömatik sistemlerle yani sıkıştırılmış hava ile çalışıyor.

400 sterlinden düşük maliyetle geliştirildi
Sistemin toplam maliyeti 400 sterlinin altında tutuldu. Basit parçalarla monte edilen bu sistem, birkaç gün içinde kullanıma hazır hâle getirilebiliyor. Robotlar, tamamen esnek plastikten üretildiği için, özellikle dar alanlarda ve tehlikeli ortamlarda yüksek hareket kabiliyeti sunuyor. Ayrıca elektronik parçaların arızalanabileceği ya da manyetik parazitlerin sorun yaratabileceği yerlerde güvenli bir seçenek oluşturuyor.

Programlama yerine fiziksel tasarım ön planda
Bu robotlarda klasik bir işlemci, yazılım ya da kodlama bulunmuyor. Onun yerine, hareketler robotun fiziksel yapısında önceden belirleniyor. Her robot, içerisinde farklı yönlere açılan pnömatik kanallar barındırıyor. Bu kanalların belirli bir düzende şişirilmesiyle robotlar; yürüyebiliyor, sürünebiliyor ya da dönebiliyor. Böylece robotlar, kod yerine mekanik-matematiksel tasarım üzerinden kontrol ediliyor.

Gelecekte yapay zekâ ile donatılabilirler
Henüz yalnızca mekanik prensiplere göre çalışan bu robotların, ileride elektronik bileşenlerle ve yapay zekâ teknolojileriyle entegre edilmesi planlanıyor. Bu sayede, çevresel koşulları algılayabilen ve karar verebilen otonom sistemler geliştirilebilecek. Örneğin, dar boru hatlarında ilerleyen bir robot, yönünü engellere göre değiştirebilecek ya da medikal müdahalelerde vücut yapısına göre şeklini değiştirebilecek.

Kritik görevlerde devreye girebilirler
Araştırma ekibi, bu teknolojinin büyük ölçekli versiyonlarının afet bölgelerinde arama-kurtarma, çökme riski taşıyan yapılarda keşif veya zehirli gaz sızıntısı olan bölgelerde müdahale gibi kritik görevlerde kullanılabileceğini belirtiyor. Düşük enerji ihtiyacı ve hafif yapıları sayesinde, bu robotlar ayrıca uzay görevlerinde de tercih edilebilir.

Edinburgh Üniversitesi’nin bu girişimi, robotların sadece metal ve elektronik devrelerden oluşmak zorunda olmadığını göstererek, robotik alanında yeni bir bakış açısı kazandırıyor.


Kaynak: CUMHA - CUMHUR HABER AJANSI